İstifa kararını yazılı açıklamayla duyuran Uilenberg, “Ben bu Merkez Hakem Kuruluna ve Merkez Hakem Kurulu Başkanı’na güvenemem, destekleyemem. Çalışma yöntemleri adil ve dürüst değil, tüm hakemler için çok tehlikeli, liste içinde kalmış hakemler de dahil. Devam ederlerse, daha fazla zarar verebilirler. Bugünden itibaren bu Merkez Hakem Kurulu Başkanı ve Merkez Hakem Kurulu ile iş birliğimi sonlandırıyorum.” ifadelerini kullandı.
“TFF’ye geçirdiğim bu harika zaman için teşekkür ederim.” diyen Jaap Uilenberg, “TFF’ye her şeyin en iyisini diliyorum, 2010 yılından beri, 3 sene ara verdim. Türkiye benim ‘İkinci vatanım’ oldu, çok iyi insanlarla çalıştım ve harika misafirperverlik gördüm. Sevgili hakemler, sizlerle bu kadar uzun süre çalışmak benim için gurur oldu. Sizlere her şeyin en iyisini diliyorum, sağlıkla kalın, ailenizle beraber iyi bir gelecek dilerim. En iyi dileklerimle.” diye görüş belirtti.
Spor Toto Süper Lig ve Spor Toto 1. Lig’de hakem klasmanlarının yeniden belirlenmesi ve Cüneyt Çakır ile Fırat Aydınus’un da aralarında bulunduğu çok sayıda tecrübeli hakeme görev verilmeyeceği kararıyla ilgili değerlendirmede bulunan Uilenberg, şu görüşleri paylaştı:” Sevgili hakemler, 8 Mart 2022 tarihi sonsuza kadar Türk hakemliğinde kara bir sayfa olarak kalacak. 2022 Dünya Kupası’na aday hakem ile beraber birçok hakemi uzaklaştırmak, adil olmayan ve inanılmaz bir karardı. Ülkemde ve Avrupa’nın birçok ülkesinde çok uzun zamandır hakemlik işinin içindeyim, şimdiye kadar hiç böyle bir karar görmedim. Bu kararın alındığı gün Merkez Hakem Komitesi Başkanı Ferhat Gündoğdu’ya da böyle bir kararı, birçok hakemin kariyerini gerçek olgular ve açıklamalar olmadan öldüren bir kararı desteklemeyeceğimi söyledim.”
TFF Tahkim Kurulunun, MHK’nin hakemlerle ilgili aldığı kararı bozmasına sevindiğini aktaran Uilenberg, şunları kaydetti:”Futbol Federasyonu Başkanına da 2 kez e-posta atıp, Cüneyt Çakır’ın, ki 12 yıldır TFF’nin en iyi reklamlarından biri olan hakeminin kariyerini böyle bitirmenin saygısız bir karar olduğunu belirttim. 8 Mart tarihinden bugüne kadar umudum, Türkiye Futbol Federasyonundaki akil insanların müdahil olması ve bu delice kararı iptal etmeleriydi. Tahkim Kurulunun adil, bilgili ve güçlü bir şekilde tek doğru kararı alarak hakemlerin ve gözlemcilerin lehine karar vermesinden çok mutlu oldum. Merkez Hakem Kurulunun kararı ise bağımsız bir kurul olan Tahkim Kurulunun kararına uymanın gerekli olmadığı yönünde oldu. TFF’nin yönetim kurulu ise MHK’nin bu yaklaşımını inanılmaz bir şekilde kabul ediyor.”