TARİH YAZMASINA DESTEK VERMELİYİZ…
Dünyanın yedi kıtasının her birinin en yüksek dağına tırmanmayı içeren en zorlu dağcılık organizasyonu "Yedi Zirveler" projesinde dört tırmanışı tamamlayan ve üç tırmanışı kalan Birkan Uzun, dünyada bunu başaracak ilk Kıbrıslı ve ilk Kıbrıslı Türk olma yolunda her türlü zorluğa karşı emin adımlarla ilerliyor. Birkan Uzun bu projeyle ilgili tüm detayları GIYNIK SPOR'a verdiği röportajda anlattı.
DAĞCILIK SPORUNDA DÜNYANIN YEDİ KITASININ HER BİRİNİN EN YÜKSEK DAĞINA TIRMANMAYI İÇEREN “YEDİ ZİRVELER” PROJESİNİN ŞU ANA KADAR DÖRDÜNÜ TAMAMLAYARAK DÜNYADA BUNU BAŞARACAK İLK KIBRISLI VE İLK KIBRISLI TÜRK OLMA YOLUNDA ÜÇ TIRMANIŞI KALAN BİRKAN UZUN’UN GIYNIK SPOR ŞEFİ OKAN KARADEMİR’E VERDİĞİ RÖPORTAJ ŞÖYLE;
Birkan Uzun kimdir, seni biraz tanıyabilir miyiz?
1993 yılında Kıbrıs’ın Gazimağusa şehrinde doğdum. Güzelyurt bölgesinde büyüyüp, Lefkoşa’nın Türk Maarif Koleji’nde lise eğitimimi tamamladıktan sonra 2011 yılında Amerika’da Massachusetts Institute of Technology (MIT) üniversitesinde Bilgisayar Bilimi üzerine lisans ve yükseklisans yaptım. Son dört yıldır Amerika’nın Washington eyaletinde yaşıyorum ve Amazon şirketinde bilgisayar mühendisi olarak makine öğrenimi alanlarında projeler üzerinde çalışıyorum. Boş zamanlarımda ise hobi olarak kayak, dağcılık ve buz tırmanışları gibi dağ sporları ile uğraşıyorum.
Dağcılığa olan ilgin ne zaman ve nasıl başladı?
Türk Maarif Koleji’nde öğrenciyken, Fizik öğretmenimiz Hüseyin Haşmetoğlu Türk Maarif Koleji Kamp Kulübü’nü kurup, bizleri doğa yürüyüşleri ve kamp yapmakla tanıştırmıştı. O zamandan bu tür sporlara başlayan ilgim, üniversitede MIT Dağcılık Kulübü’ne katılmam ile devam etti. Orada Arama Kurtarma Eğitimi ve Alpin Tırmanış Eğitimi gibi uygulamalı dağcılık eğitimleri alarak elde ettiğim deneyim ile daha zorlu tırmanışlar yapmaya başladım.
İlk tırmanışın ne zaman ve nerede oldu?
İlk tırmanışım 2015’te Amerika’nın New Hampshire eyaletindeki Washington Dağı’dır.
Bize Yedi Zirve projesinden biraz bahseder misin?
Yedi Zirveler, dünyanın yedi kıtasının her birinin en yüksek dağına tırmanmayı içeren zorlu bir dağcılık projesidir. Dünyanın uzak köşelerine dağılmış bu dağların her birine ayrı bir organizasyon düzenlemek, her birinin uygun sezonlarını ve tırmanış için uygun koşulları tek tek ayarlamak, her biri için gerekli malzemeyi, zamanı, eğitimi, antrenmanı bir araya getirmek ve sonuçta bu dağlara tırmanmak küçümsenecek bir faaliyet değildir ve şu ana kadar dünyada bilindiği kadarıyla yaklaşık 450 insan tarafından başarılmıştır. Bu projedeki dağlar: Afrika’da Kilimanjaro (5,895 m), Antarktika’da Vinson Dağı (4,892 m), Asya’da Everest Dağı (8,848 m), Okyanusya’da Carstensz Piramidi (4,884 m), Avrupa’da Elbrus Dağı (5,642 m), Kuzey Amerika’da Denali (6,194 m) ve Güney Amerika’da Aconcagua (6,962 m).
Bu projeyi hayata geçirme fikri nasıl ve ne zaman çıktı?
2016’da yüksek lisans eğitimimi bitirdikten sonra kendime daha fazla seyahat etmek ve dünyadaki güzellikleri görmeye başlamak için söz vermiştim. O dönemlerde de MIT Dağcılık Kulübü’nün düzenlediği bir film gecesinde de Everest filmini izlemiştik. Bu projeyi aslında film esnasında öğrendim ve detaylarını araştırmaya başladım. Turist gibi seyahat etmeyi pek sevmediğim için, bu projenin beni hem dünyanın farklı yerlerine götürebileceğini hem de vücudumun fiziksel sınırlarını zorlamak için güzel bir alternatif fırsat olacağını düşündüm. Bu kombinasyon beni motive etmeye yetti.
Şu an da Yedi Zirve projen ne aşamada, kaç tırmanış yaptın ve kaç tırmanışın kaldı?
Proje kapsamında şu ana kadar dört başarılı tırmanışım oldu: 2016 yılında Afrika’da Kilimanjaro, 2017’de Avrupa’da Elbrus Dağı, 2018’de Güney Amerika’da Aconcagua ve 2019’da Kuzey Amerika’da Denali. Geriye kalan üç dağ ise Asya’da Everest Dağı, Antarktika’da Vinson Dağı ve Okyanusya’da Carstensz Piramidi’dir. 2020’de COVID-19 ve geçirdiğim iki ameliyattan ötürü projeye ara vermek zorunda kaldım. Projemin gelecek aşaması Antarktika’daki Vinson Dağı’dır ve 2021 yılının Aralık ayında bu tırmanışı gerçekleştirmek için hazırlıklarıma başladım. Vinson Dağı’nın başarısı halinde 2022 ve 2023’te Everest ve Carstensz Piramidi’ni tamamlamayı planlıyorum.
Bu proje kapsamında yaşamış olduğun zorluklar nelerdir?
Bu projenin çeşitli zorlukları var benim için. En önemli sorunu maddi yönden yaşadığımı söyleyebilirim. Her tırmanışın bedeli farklıdır ve bütün projenin maliyeti yaklaşık olarak $150,000’dır. Bu miktarın içinde tırmanış izinleri, uçak biletleri, dağcılık rehberi, giysiler, malzemeler, yiyecekler ve lojistik destek firmalarına ödenen ücretler vardır.
Tırmanılacak yere nasıl gidileceği, rota belirlenmesi, kamp yapılacak yerlerin seçilmesi, yemek planlaması gibi şeyler de ekspedisyona gidilmeden karar verilen ama genelde ekspedisyon esnasında ekibin durumuna ve hava durumuna göre değişebilen zorluklardır. Aynı zamanda, lojistik zorlukların yanında aşmanız gereken fiziksel ve zihinsel engeller de var. Yüksek irtifada oksijen bayağı azaldığı için ciğerleriniz çok zorlanıyor ve yavaş yürümek veya tırmanmak zorundasınız. Bunu bir de sıfır altı derecelerde yaptığınızı düşününce, kendinizi fiziksel ve zihinsel olarak sınıyorsunuz bayağı, hedefinize ulaşabilmek, bazen de hayatta kalabilmek için. Vücudunuz yediğiniz şeyleri daha yavaş sindirebildiği için enerjiniz de azalıyor. Bu riskleri azaltmak için her tırmanıştan sekiz veya dokuz ay önce disiplinli bir antrenman programına başlayıp haftada 20 saate yakın bilgisayar mühendisliği işimden vakit buldukça hazırlanıyorum.
Yedi Zirve projesini tamamlayabilmek için nelere ihtiyacın var?
Şu ana kadar dört tırmanışımı da sponsorluk desteği almadan ve kendi masraflarımı karşılayarak yaptım. Geriye kalan üç zirvenin organizasyon bedeli yaklaşık olarak $100,000’dır. Bu ücreti kendim karşılayamadığım için Antarktika tırmanışından sonra projenin geleceği tehlikededir. Projeyi tamamlayabilmek için sponsorluk desteğine ihtiyacım vardır.
Bu projeyi bitirirsen tarihte bunu başaran ilk Kıbrıslı Türk olacaksın bu senin için ne ifade ediyor?
Doğruyu söylemek gerekirse bu projeye tarihte bunu başaran ilk Kıbrıslı veya ilk Kıbrıslı Türk olma amacıyla başlamadım, ama bu tabi ki benim için iyi bir motivasyon kaynağıdır. Proje esnasında ambargolar nedeniyle yeterince dünyada tanınamayan ülkemizi bu spor branşında temsil etmek, dünyaya adımızı duyurmak ve bayrağımızı dünyanın en yüksek zirvelerinde dalgalandırabilmek de benim için çok gurur verici bir duygudur. En son olarak da KKTC’deki gençlerimize bir ilham kaynağı olabilirsem gerçekten mutlu olacağım. Büyük hayaller kurup sıkı çalışırsanız her şey mümkündür.
Dağcılık sporunda ülkemiz pek ilgili ve bilgili değil, bu konuda ileride ülkemizde bir şeyler yapmayı düşünüyor musun?
Kesinlikle! Dağcılık sporu ve projem üzerine yakın zamanda bilgilendirici sunumlar yapmayı planlıyorum. Aynı zamanda, bu tür ekspedisyonlara ilgi duyulduğu takdirde, KKTC’den ekipler oluşturup, eğitim yapıp, yurt dışında tırmanışlar düzenlemek isterim. Benden daha fazla bilgi almak isteyen herkes de sosyal medya üzerinden bana ulaşabilir. Gıynık Web TV’de misafiriniz olmak isterim!
Bu sporu yaparken ülkeni temsil ediyorsun ve KKTC bayrağını dünyanın en yüksek dağlarında açıyorsun. Bu konu da devlet yetkilieri bugüne kadar sana maddi-manevi destek oldu mu, bundan sonra bu konudaki beklentilerin nelerdir?
KKTC’de olduğum süreçte Cumhurbaşkanımız Sayın Ersin Tatar ile görüşme fırsatım oldu. Kendisini proje hakkında bilgilendirdim ve Sayın Tatar da proje ile bayağı ilgilendi. Cumhurbaşkanımızın yanı sıra diğer devlet yetkililerimizin de projeme gelecekte maddi ve manevi destek vereceğine inanıyorum. Projeme şu ana kadar tek sponsorluk da Antarktika tırmanışım için Özyalçın Construction direktörleri ve yakın arkadaşlarım Yağmur Özyalçın ve Yaprak Özyalçın’dan gelmiştir. Kendilerine de bu fırsatı kullanarak çok teşekkür etmek isterim.
Son olarak bizim sormadığımız, senin eklemek istediğin düşüncelerin var mıdır?
Bu projede ve hayatımın her yönünde her zaman yanımda olan ve beni destekleyen aileme ve arkadaşlarıma teşekkür etmek isterim. Sizlere de projemi gündeme getirdiğiniz için ayrıca teşekkür ederim Okan Bey.